24 Haziran 2013 Pazartesi

KIRMIZIYI İÇİNE GİYMEYİ ÖĞRENEN ADAM: MAN OF STEEL


Bugün işimi son ana değil de önceden yapıp bitirmek istiyorum. Ayrıca uzun zamandır da yeni çıkan bir film hakkında yazı yazmamıştım. Bugünkü Forever New rezilliğinden sonra sinirimi atmak için Man Of Steel filmini izledim. Adam gibi bir blogum olsun bu sefer dedim de hemen filmden gelince yazmaya karar verdim.

Man Of Steel hakkında ne desem tam olarak bilemiyorum. Ne beklemiştim, tam olarak bilmiyorum çünkü hiçbir zaman Superman olayını sevmemiştim. Ben Batman’i severek büyüdüm ve sonradan da Marvel kahramanlarını daha çok sevdim. Superman’in kırmızı don olayından nefret ediyordum ki Allaha şükür o iğrenç şeyi bu sefer içine giymişti. Bu kesinlikle bir artıydı. Eğer Henry Cavill’e kırmızı don giydirselerdi başta gitmezdim zaten o filme.


Film inanılmaz derecede uzun geldi. Flashback olaylarını sevmedim ancak yazarların da başka şansı olmadığını biliyordum. Eğer anıları normal yaşanıyor gibi yapsalardı Clark anca birinci yarının sonunda kıyafetini giymiş olurdu. Ancak yine de çok uzun geldi film. Ayrıca savaş, dövüş, kırma, vurma sahneleri bıktırdı. İlk kavgadan sonra film bitseydi çok kötü olurdu. Hadi ikinci kavga oldu, tamam bu sefer oldu dedim. Ancak üçüncü de gelince dedim ki yeter artık. Bir kere gökdelenleri kırdınız, yıktınız ama ikincisi de yeter. Üçüncüsü zaten yeter. Birinin yazısında okumuştum, bu kadar çok savaş sahnesi olmasını yönetmen Zack Snyder’a bağlamıştı. Haklı olabilir.

Şimdi Henry Cavill’imize gelelim. Superman’den cidden nefret ederim ancak bu filme sırf onu görmek için gittim. Şimdi dürüst davranalım yani, adam yakışıklı. Adam ölümüne yakışıklı hatta. Yakışıklının dibi. Zaten tipi tam bir Superman’di, Superman de oldu rahatladı zaten. Aslında filmde oyunculuklar hakkında pek bir şey söyleyemeyeceğim çünkü zaten filme seyirciyi çeken görsel efektler. Oyuncular kötü olsaydı bile arada kaynardı bence ancak bu filmde oyuncular kesinlikle kötü değildi. Kostüm Henry’ye aşırı yakışmıştı ve bence bu kostüm diğer Superman köstümlerinin en iyisiydi. Son zamanların en gözde kahraman kıyafetleri zaten aynı bunun gibi. Mesela Spiderman de öyle bir kostüm giyiyor. Böyle deri gibi bir şey ancak delikli gibi ve göz alıcı şekilde renkleri parlamıyor.


Amy Adams nedense kafamda hep prenses olarak kalıyor Enchanted yüzünden. Zaten prenses olmaya çok uygun bir tipi var, kafamda da iyice oturmuştu. Ancak bu filmde Lois Lane olarak kafamdaki ön yargıyı yıktı. Yine de her filmde olduğu gibi kahramanın kız arkadaşı olayından çıkamadı. Hiçbir zaman da kimsenin çıkacağını sanmıyorum bu rolden. Zaten öpüşsünler diye bütün film bekledim açıkçası. “Yi beni Henry.”

Kötü adam Zod rolündeki Michael Shannon’ı daha önceden Runaways’de izlemişim ancak hatırlamıyorum. General Zod’un pek bir olayı yoktu ya. Klasik hikayeler falandı ancak kendine gıcık ettirmeyi iyi başardı. Pek bir şerefsizdi o ya. Jor-El rolündeki Russell Crowe’a gelirsek… Benim Javert’im Superman’in babası mı olmuş hallerindeydim. Adam konuştukça şarkı söyleyişini hatırladım ancak Russell Crowe her zaman Russell Crowe’dur ve farkını hissettirir. Son olarak Hannibal’da Jack rolündeki Laurence Fishburne’den bahsetmek istiyorum. Sonunda o gerizekalı sakalımsı şeyini kesmiş ve bu filmde daha düzgün bir sakalla karşımıza çıktı. Man Of Steel’in devamı olursa onu yine göreceğimiz kesin.


Man Of Steel elbette ki klasik bir hikayeden öne geçemiyor ancak benim ki süper kahramanlara deliyseniz ve New York’un her filmde yıkılışını görmek istiyorsanız izleyin derim. Kesinlikle bir zaman kaybı değil ve Henry Cavill. İnsan mı bu adam ya? Neyse, kendimi kaybetmeden yazıyı bitireyim ve Tumblr’dan Henry Cavill fotoğrafları bulayım kendime en iyisi. İyi akşamlar. 

1 yorum:

  1. Harika! Yazılarını her okuyuşumda gülüyorum :) çok iyi yazmışın tebrik tebrik tebrik :) -your bigger sister

    YanıtlaSil